4 Ekim 2019 Cuma

Bu hikayedeki kötü karakter bendim. Suratsız, çirkin, mutsuz, buluttan nem alan ve etrafındaki insanların enerjisini sömüren ... İşte o ruh emici bendim. Bu ben miydim ? Gerçek olan bu muydu yoksa sebeplerden koşullardan dolayı mı böyleydim. Surat asmayı mı seviyordum ben ? İnsan surat asmayı sever miydi ? Mutsuz olmayı sever miydi , seçer miydi insan ? Gülümsemekten kaçar mıydı insan ? İşte bu hikayedeki kasvetli havayı getiren bendim. Bendim o getirdiği mutsuzlukla insanların gözlerinin içine kadar gülen insanları solduran , bir virüs gibi onları mutsuz eden ... Diyorum ya , bu hikayedeki kötü karakter bendim. Kötülük değil de neydi bu ? Bir şeyler çalmak , kandırmak , öldürmek miydi sadece kötülük. Gülüşlerini çalıyordum insanların, ruhlarını öldürüyordum yavaş yavaş ; onlar açmayacak bir çiçekle ilgilenirken ve sularken sonsuz bir sabırla beni. Bu hikayedeki kötü karakter bendim . Getirirdim kasvetli havalara adım atarken onlara doğru. Yokluğum zarar mıydı emin değildim. Üzülürlerdi elbet eğer yok olsaydım. Varlığım gibi hatıralarımda getirmez miydi kasvetli havaları ? Cevapları bilmenin ağırlığı altında ezilirken değiştiremediğim kendimi üçüncü bir gözle izliyorum. İzliyorum ve acı çekiyorum . İzliyorum ve engel olamıyorum kendime. Bu hikayedeki kötü biri bendim . Ne kadar istemesemde , ne kadar dilesemde ,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder